Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz:Kuklacı Felek usta, kuklalar da biz.Oyuna çıkıyoruz birer, ikişer;Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz.
Dedim: Artık bilgiden yana eksiğim yok;Şu dünyanın sırrına ermişim az çok.Derken aklım geldi başıma, bir de baktım:Ömrüm gelip geçmiş, hiçbir şey bildiğim yok.
Cennette huriler varmış, kara gözlü;İçkinin de ordaymış en güzeli.Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz:Bak, bir yanda şarap, bir yanda sevgili.
Öldürmek de, yaşatmak da senin işin;Bu dünyayı gönlünce düzenleyen sensin.Ben kötüyüm diyelim, kimde kabahat?Beni böyle yaratan sen değil misin?
Ben kadehten çekmem artık elimi;Tutmam senin kitabını, minberini.Sen kuru bir softasın, ben yaş bir sapık:Cehennemde sen mi iyi yanarsın, ben mi?
Elimde olsa dünyayı küçümserdim;İyisine de kötüsüne de yuf çekerdim;Daha doğrusu bu aşağılık yereNe gelirdim, ne yaşardım, ne ölürdüm.
Sen bu dünyanın sırlarına eremezsin;Erenlerin dilini de söktüremezsin;İyisi mi iç şarabı, cennet et bu dünyayı:Öbür cennete ya girer, ya giremezsin.
Ha Belh’te ölmüşsün, ha Bağdat’ta, hepsi bir;Kadeh doldu mu, acı da olsa içilir.Keyfine bak; çok aylar doğmuş batmış sensiz;Sensiz daha çok ayların ondördü gelir.
Can verinceye dek bu çorak yerdeDertten başka ne geçer ki eline?Ne mutlu çabuk gidene dünyadan;Hele bu dünyaya hiç gelmeyene!
Dinle dinsizliğin arası bir tek soluk;Düşle gerçeğin arası bir tek soluk.Aldığın her soluğun değerini bilBütün yaşamak macerası bir tek soluk.
Bir put demiş ki kendine tapana:Bilir misin niçin taparsın bana?Sen kendi güzelliğine vurgunsun:Ben ayna tutar gibiyim sana.
Nerdesin? Sana baş kaldırmışım işte;Karanlık içindeyim, ışığın nerde?Cenneti ibadetle kazanacaksamSenin ne cömertliğin kalır bu işte?
Sensiz camide, namazda işim ne?Seninle buluşma yerim meyhane.Benim sevmem de böyle, yüce Tanrı:İstersen kaldır at cehennemine.
Hep bir çember, dolanıp durduğumuz!Ne önümüz belli, ne sonumuz.Kim varsa bilen, çıksın söylesin:Nerden geldik? Nereye gidiyoruz?
Sevgiyle yuğrulmamışsa yüreğinTekkede, manastırda eremezsin.Bir kez gerçekten sevdin mi dünyadaCennetin, cehennemin üstündesin.
Bu gecenin son gece olması da var:Emret, gül rengi şarabı getirsinler.Gafil, bir gittin mi bir daha gelmek yok:Altın değilsin ki gömüp çıkarsınlar.
Ömer Hayyam - Dörtlükler (Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Çeviren: Sabahattin Eyüboğlu)